Çok heyecan verici bir şehre geldim. Jetlag belasını atlatabilirsem -sen mi büyüksün jetlag ben mi- şehrin keyfini daha çok çıkaracağım.
Şimdilik -geleli 5 gün oluyor sanırım- yeni motivasyonlarımla bu şehirdeyim. (Bu motivasyona bulugur pilavi ve taze fasulye pisirmek de dahil). Sabah 4 sularında -jetlag evet- kalkıyorum ne yazık ki. Evde kitap okuyarak ya da dizi izleyerek sabahın olmasını bekliyorum.
Hava aydınlanınca kahvaltıı!! Bazen evde, bazen evin karşısındaki starbucksta. Ve şu ana kadar aksatmadan her gün adada -roosvelt island- yürüyüş yaptım. FDR Monument var adanın ucunda, harika bir anıt -on numara bir tasarım, bosuna Louis Kahn olunmuyor arkadas!- ve de tabii ki harika bir manzara. Ve bizim eve sadece 15 dakika! Yayyyy!!! http://www.fdrfourfreedomspark.org/.
Adada yürüyüş yaparken Manhattan manzarası da beni benden alıyor.
Yuruyus rotasi ve Manhattan!
Evden azıcık Ed Kock Queensboro Bridge gözüküyor.
Ed Kock Queensboro Bridge
Rear Window
Bugünlerde iş güçle ilgili bir şey yapmıyorum. Son dakika insanı olmayı kabullenmenin verdiği rahatlıkla, Türkiye'deki bayram tatilini fırsat bilip buraya gelen eş dostla günümü gün ediyorum.
Ha bir de evde organize olmamız şart. Bir kaç değişiklik ve bir ikea ziyareti farz. Kıvanç Bey Kıvanç Bey! Evin hanımı geldi!
Karmamızı düzenliyoruz, herşey iyi olacak diye düşünüyorz ve iyi oluyor değil mi. Bu sehirde neden bu kadar cok Joga yapan kadin var anladim! Müthiş bir pozitiflik hakim genel psikolojik durumuma. Bu pozitifliğimin bu blogu okuyan tüm yakın arkadaşlarıma ve aileme kadar gitmesini ümit ediyorum.
Büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öperim.
Bu Karen Marie ! Nazik sözleriniz için teşekkür ederim ! Sana harika bir deneyim olduğunu mutluyum "Uyku No More ! "
ReplyDelete